Connect with us

Son Dakika

Yapay zeka alanında girişim sermayesi fonu kuracağız

Published

on



Yılmaz, TBMM Tören Salonu’nda düzenlenen “Veriden Karara Ulusal Yapay Zeka Zirvesi”nin açılışında yaptığı konuşmada, küresel yapay zeka etki endeksine göre 2030 yılı itibarıyla dünyada oluşacak yapay zeka ekonomisinin 16 trilyon dolar civarına ulaşmasının beklendiğini söyledi.


Yapay zekanın çalışma hayatına da önemli etkilerde bulunacağına işaret eden Yılmaz, bazı mesleklerin tamamen ortadan kalkacağını, bu işlerin artık insanlara ihtiyaç duyulmadan yapay zeka ile gerçekleştirileceğini, yapay zekayla ortaya çıkacak yeni meslek gruplarının oluşacağını, bazı mesleklerin devam edeceğini ancak bu mesleklerin icra edilme biçimi ve yöntemlerinin ciddi biçimde değişeceğini ifade etti.


Yılmaz, “Milli Teknoloji Hamlesi ve Dijital Türkiye” vizyonu doğrultusunda yalnızca yapay zeka ekosistemini değil, aynı zamanda bu alanı destekleyecek kurumsal ve yönetsel altyapıyı da şekillendirmeye çalıştıklarını vurgulayarak, yeni teknolojilerde düzenleyici çerçevenin oldukça hassas bir konu olduğunu, aşırı düzenlemenin teknolojilerin gelişimine engel olabileceğini, hiç düzenleme yapılmaması durumunda ise ciddi risklerle karşı karşıya kalınabileceğini kaydetti.


Hükümet olarak yapay zeka alanında ciddi çalışmalar yürüttüklerini vurgulayan Yılmaz, bu kapsamda, başkanlığında oluşturulan Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Yönlendirme Kurulu’nun ilgili tüm bakanlık temsilcileriyle belli aralıklarla bir araya gelerek yapay zeka politikalarını gözden geçirdiğini aktardı.


Ulusal Yapay Zeka Strateji Belgesi’nin bulunduğunu ve bu kapsamda 71 eylemden oluşan bir eylem planını hayata geçirdiklerini anımsatan Yılmaz, şöyle konuştu:


“Eylem planımızda Türkçe büyük dil modeli geliştirilmesi, uluslararası işbirliklerinin güçlendirilmesi, yapay zeka ekosisteminin büyütülmesi, nitelikli insan kaynağının arttırılması, yerli uygulamaların yaygınlaştırılması ve Türkiye’yi küresel oyuncu yapacak işlemci altyapısının kurulması önemli başlıklarımızı oluşturuyor. Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi programıyla yine yapay zeka temelli girişimleri önceliklendiriyoruz.”


“Girişimlere finansman desteği sağlamayı düşünüyoruz”


Özel sektörün bu konudaki rolünün çok önemli olduğuna, sadece kamuyla bu süreci yürütmenin mümkün olmadığına işaret eden Yılmaz, şunları kaydetti:


“Yeni girişimler, yeni firmalar, yeni şirketler bu alanda gelişimlerini sürdürüyorlar. Biz de Teknoloji ve İnovasyon Fonu ile yapay zeka alanındaki yenilikçi start-up’lara yatırımı destekliyoruz. Önümüzdeki dönem bir Girişim Sermayesi Yatırım Fonu kurmayı planlıyoruz, bu alandaki yeni şirketlere, yeni oluşumlara destek olmak anlamında. Böylece erken ve büyüme aşamasındaki girişimlere finansman desteği sağlamayı düşünüyoruz. Hızlı büyüyen Türk teknoloji girişimlerini geliştirmeyi amaçlayan Turcorn 100 Programı’nda seçilen 23 adayın 9’u doğrudan yapay zeka alanında faaliyet gösteriyor. Yine Tech Visa programımız var, teknolojik vize programı. Burada da kabul edilen 28 girişimden 10 tanesi yapay zeka temelli.”


Yılmaz, yapay zeka ve teknoloji okuryazarlığının tüm topluma yaygınlaştırılması gerektiğinin altını çizerek, bu dönüşüm sürecinin uzmanlık gerektiren alanlarında nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesi gerektiğini söyledi.


Bu çerçevede Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu eliyle çeşitli eğitim programları geliştirdiklerini, 20 farklı üniversitede yapay zeka alanında ön lisans ve lisans düzeyinde programların açıldığını dile getiren Yılmaz, mevcut iş gücünün geleceğin mesleklerine uyum sağlaması için İŞKUR ve Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun çalışmalar yürüttüğünü, kamu kurumlarında yapay zeka alanında yetkin personel yetiştirmek üzere Yapay Zeka Dönüşüm Programı’nın başlatıldığını ifade etti.


Yılmaz, kamu kurumlarında veri yönetişimini etkinleştirmek ve veriden değer üretmek amacıyla Kamu Veri Alanı Projesi’nin hayata geçirildiğini anımsatarak, Türkiye’nin Avrupa Konseyi Yapay Zeka ve İnsan Hakları Çerçeve Sözleşmesi hazırlık sürecine katkı sunduğunu, Avrupa Birliği’nin Yapay Zeka Tüzüğü’ne uyum sağlamak üzere gerekli hazırlıklara başladığını aktardı.


“İnsana hizmet ediyorsa, insani bir teknolojidir”


Birleşmiş Milletler, OECD ve G20 gibi platformlarda yürütülen politika ve standart belirleme çalışmalarına da Türkiye’nin aktif katılım gösterdiğini dile getiren Yılmaz, bu kapsamda güvenilir yapay zeka uygulamalarının desteklenmesi amacıyla bir etki değerlendirme modeli ve bilgilendirme sistemi üzerinde çalışmalar yürütüldüğü söyledi.


Yılmaz, ISO standartlarıyla uyumlu Yapay Zeka Risk Yönetim Sistemi ve Belgelendirme programıyla sistemin sürdürülebilirliği ve güvenliğinin teminat altına alınacağını belirterek, Türkiye’nin teknolojinin hiçbir alanında sadece tüketici konumunda olmayacağını, üretim süreçleri içinde yer alacağını ve bu teknolojilere katkıda bulanan bir ülke olarak dünyada yerini alacağını ifade etti.


Doğal zekayı bir tarafa bırakarak, sadece yapay zeka üzerinden bir tartışmanın anlamlı olmadığının altını çizen Yılmaz, şunları kaydetti:


“Yapay zeka insana hizmet ediyorsa, insani bir teknolojidir diye vurgulamak istiyorum. Toplumun refahına, sosyal adalete hizmet ediyorsa, yine insani bir teknolojidir diye ifade etmek istiyorum. Geleceğimizi inşa ederken elbette algoritmalardan faydalanacağız ama özgürlük kavramını da insanın iradesini de seçme hakkını da bir tarafa hiçbir zaman koyamayız. Bunları da elbette tartışmak durumundayız. Dolayısıyla bu alanı sadece teknik insanların tartışması bence doğru değil. Hukukçulardan sosyologlara, sanatçılardan kültür insanlarına interdisipliner bir şekilde, tüm farklı kesimlerin katkı verdiği bir tartışma olması gerektiğini de vurgulamak istiyorum.”


TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un himayelerinde düzenlenen zirvenin açılışında, Kurtulmuş ve TBMM Yapay Zeka Araştırma Komisyonu Başkanı Fatih Dönmez de konuşmacı olarak yer aldı.



Kaynak TRT

Copyright © 2025 Son Dakika Haber