“Gazze İnsani Yardım Vakfı” tarafından yapılan açıklamada, Gazze’ye insani yardım girişinin mayıs sonuna kadar başlatılacağı bildirildi.
Söz konusu yardım faaliyetlerinin başlatılması amacıyla İsrail ile anlaşmaya varıldığı ifade edilen açıklamada, İsrail’in, Gazze’nin her bölgesine yardım ulaştırılabilmesi için “daha fazla yardım noktası kurulmasına da onay verdiği” aktarıldı.
ABD destekli öneri, endişelere yol açtı
Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer uluslararası yardım kuruluşlarının işlettiği mevcut dağıtım sisteminin yerini almasının amaçlandığı düşünülen bu yardım planı, “uzun süredir geçerli olan insani yardım ilkelerine bağlı kalmayacağı” yönünde endişelere yol açtı.
BM İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı ve Acil Yardım Koordinatörü Tom Fletcher, Associated Press’e (AP) yaptığı açıklamada, ABD destekli bu önerinin “insani hukuk koşullarını karşılamaktan çok uzak olduğu” değerlendirmesini yaptı.
Fletcher, “Bu yüzden daha iyi olan plana, A planına sadık kalmalıyız, yani bizi içeri almalısınız. Böylece yardımların Hamas’a ulaşmadığından emin olabiliriz.” ifadesini kullandı.
İsrail’in, yardım malzemelerinin Hamas tarafından yönlendirildiğine yönelik iddialarının gerçeği yansıtmadığını belirten Fletcher, “Bizim prosedürlerimiz var. Bu yardımların gerçekten ihtiyaç duyan çocuklara, sivillere ve kadınlara ulaşmasını herkesten daha çok önemsiyoruz.” diye konuştu.
Fletcher, Gazze’de yaşananların “soykırım” olduğunu söyledi
Fletcher, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarında izlediği stratejiler için “soykırım” ifadesini kullanarak, uluslararası hukuk ihlallerine sessiz kalınması hatasının bu kez tekrarlanmaması gerektiğini belirtti.
BM sözcülerinin, soykırımın yalnızca bir mahkeme kararıyla tespit edilebileceğini savunduğuna dikkat çeken Fletcher, “Ben hukukçu değilim, insani yardım çalışanıyım. Amacım yardımları ulaştırmak, dünyanın dikkatini çekmek ve çok geç olmadan mümkün olduğunca fazla insanın hayatını kurtarmak.” dedi.
Bu açıklamasıyla Fletcher, BM bünyesinde İsrail’in Gazze’ye yönelik faaliyetlerini “soykırım” olarak nitelendiren ilk üst düzey yetkili oldu.
Fletcher, “Geçmişte büyük uluslararası hukuk ihlallerine yeterince erken tepki verilmemesi hatasını bu kez tekrarlamamak istiyorum.” ifadelerini kullandı.
Gazze İnsani Yardım Vakfı önerisini eleştirdi
İsrail’in belirlediği planlara dayalı bir yardım dağıtım sistemi kurmayı hedefleyen “Gazze İnsani Yardım Vakfı” önerisini eleştiren Fletcher, insanların kendi topraklarından zorla çıkarılacağı, kimlik kontrolüne tabi tutulacağı ve insani ihtiyaçlardan çok güvenlik odaklı bir sistem kurulacağı yönündeki endişelerini dile getirdi.
Fletcher, BM avukatları ve sivil toplum ortaklarının, bu planın kabul edilmesi halinde BM’nin insani ilkelere zarar vereceği ve benzer uygulamalara zemin hazırlayacağı konusunda uyarıda bulunduğunu aktardı.
Ayrıca, önerilen sistemin temel insani hukukla tam anlamıyla uyumlu olduğuna dair yeterli güvence görmediğini ifade etti.
Gazze’de insani kriz her geçen gün derinleşiyor
İsrail, Hamas ile sağlanan ateşkes ve esir takası anlaşmasının 42 günlük birinci aşamasının sona ermesinin ardından 2 Mart’tan itibaren Gazze Şeridi’ne insani yardımların girişini durdurdu.
İsrail ordusunun 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılarda 2,3 milyon nüfusa sahip Gazze Şeridi’nde yaklaşık 2 milyon kişi yerinden edildi. Sivil altyapıyı ve hastaneleri de hedef alan İsrail, Gazze’de insani bir felakete neden oluyor.
Bölgeye su ve elektrik tedarikinin kesilmesi ve sınır kapılarının kapalı tutulması Gazze’deki Filistinlilerin yaşadığı zor şartları daha da derinleştiriyor.
İsrail ordusu, Gazze Şeridi’nde 19 Ocak’ta yürürlüğe giren ateşkesin ardından 18 Mart sabahı şiddetli saldırılarına yeniden başladı.
İsrail ordusunun Gazze’ye saldırıları yeniden başlatmasından itibaren çoğunluğu yaşlı, kadın ve çocuk olmak üzere 2 bin 780 Filistinli hayatını kaybetti, 7 bin 680 kişi yaralandı.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim 2023’ten bu yana düzenlediği saldırılarda ise 52 bin 908 kişi öldü, 119 bin 721 kişi yaralandı.
