Japonya İçişleri ve Haberleşme Bakanlığı’nın verilerine göre, 1 Nisan 2025 itibarıyla 14 yaş ve altındaki çocuk sayısı 13 milyon 660 bine geriledi. Bu sayı, geçen yıla göre 350 bin daha az. Ülkede çocuk nüfusundaki azalma 44 yıldır aralıksız sürüyor.
Japonya’da çocuklar, toplam nüfusun sadece yüzde 11,1’ini oluşturuyor. Bu oran ABD’de yüzde 21,7, Çin’de ise yüzde 17,1 seviyesinde. Veriler, 5 Mayıs Çocuk Bayramı öncesinde kamuoyuyla paylaşıldı.
Uzmanlara göre bir ülkenin nüfusunu koruyabilmesi için kadın başına doğurganlık oranının 2,1 olması gerekiyor. Ancak Japonya’da bu oran uzun süredir 1,3 seviyelerinde. Bu durum, doğum sayısının ölüm sayısının çok altında kalmasına neden oluyor.
Örneğin 2014’te ülkede 1,62 milyon kişi hayatını kaybederken, doğum sayısı bu rakamın yarısına bile ulaşamadı. Bugün Japonya nüfusunun yüzde 20’sinden fazlası 65 yaşın üzerinde.
Azalan doğum oranları ve yaşlanan nüfus, iş gücü piyasası, sosyal güvenlik sistemi ve bakım hizmetleri üzerinde baskı oluşturuyor. Evlilik oranları sabit kalırken, boşanmalar artıyor.
Hükümetten çözüm arayışları
Japonya hükümeti; haftada 4 gün çalışma, evlilik ve çocuk teşvikleri, kreş kapasitesini artırma gibi adımlarla doğum oranlarını yükseltmeye çalışıyor. Ancak yüksek yaşam maliyetleri, düşük maaşlar, yoğun iş temposu ve yaşam alanlarının darlığı bu çabaların etkisini azaltıyor.
Japonya’nın yanı sıra Çin, Güney Kore, Hong Kong ve Tayvan da benzer nüfus krizleriyle karşı karşıya. Avrupa’da ise İspanya ve İtalya gibi ülkeler, doğurganlık düşüşünü göç politikalarıyla dengelemeye çalışıyor.
